Yakın zamana kadar iş dünyasında bir araç olarak kullanılan bilişim teknolojileri artık kurum ve şirketlerin işlerinin odağına yerleşmiş durumda. Dolayısıyla bilişim sektörü de diğer sektörlerden farklılaşarak, tüm sektörlerin en önemli paydaşı haline geldi. Kısacası bilişim olmadan “İş”in devam edemeyeceği bir dönemi yaşıyoruz. İş ve teknolojinin entegrasyonu, teknoloji odaklı projelerin ön plana çıkması gibi durumların daha da fazla yaşanacağını söylemek için kahin olmaya gerek yok. İş süreçlerinin gelişimi ve sürdürülebilirliği açısından teknoloji ne kadar önemliyse, bu alanda birlikte çalışılan firmaların kalifikasyonu da o kadar önemli bir hale geldi. Sekom Genel Müdür Yardımcısı Burak Şahin’in de belirttiği gibi, ani kararla verilmiş birçok teknoloji yatırımı ve bu yatırımın birlikte gerçekleştirildiği firmaların yetersizliği hem sektöre hem de hizmet alan firmaya önemli zararlar verebiliyor. Dolayısıyla tüm şirketlerin, teknoloji ve yatırımlar konusunda deneyimi olan firmaların danışmanlığında, onların iş birliği ile doğru adımları atması gerekiyor. Burak Şahin, bu noktada teknoloji odaklı yatırımların ülkemizin gelişimi açısından da önemli fırsatları ortaya çıkaracağını belirtiyor.
Bu konuda insan kaynaklarının öneminin altını da çizen Burak Şahin, “Teknoloji, iş yapış şekillerini, sektörel yatırımlarındaki yöntemleri değiştirmekle birlikte, çalışanların çalışma sürelerini ve çalıştıkları coğrafyaları çok ciddi etkiledi. Bu sebeple, günümüzde herkesin daha çok odaklanmaya çalıştığı konu; insan hafızası bağımsız, mümkünse az operasyon ve az insan dokunuşu gerektiren teknolojilere yönelmek oldu” diyor.
Günümüzde izlenebilirlik, şeffaflık, dürüstlük gibi kavramların daha fazla önem kazanacağını belirten Burak Şahin’e göre bu değerler hem üreticiler hem de Sekom gibi entegratörler için gittikçe daha da önem kazanacak. Burak Şahin, Sekom’un gelişim süreci ve vizyonu hakkında da şu bilgileri veriyor:
“Günümüzde teknoloji internet temelinde gelişmekte. Ülkeler arası bağlantılar, bilgi paylaşımları, ülkeler arası pazarlama faaliyetleri arttıkça, bu gelişimden tüm sektörler etkileniyor. Dolayısıyla internet ve internetin doğru kullanımı çok önemli. Sekom, Türkiye’ye internetin geldiği 1992 yılında kurulmuş ve bu sene de 30. Yılını kutlayan bir firma. Sekom, zaman içinde hem iletişim alanında derinleşerek hem de bu alanın yanına farklı uzmanlıklar ekleyerek uçtan uca sistem entegratörüne dönüştü. Bugün geleneksel olarak tanımlayabileceğimiz networking, UC, veri merkezi gibi alanlarda hizmet vermekle birlikte, artık tüm dünyanın kaçınılmaz olarak kabul ettiği bulut teknolojilerine yönelik de hem danışmanlık hem proje bazında hizmetler sunuyor.”
Kurum ve şirketlerin bulut temelli dijital dönüşümlerini gerçekleştirdiklerinin de altını çizen Burak Şahin, verinin her geçen gün biraz daha önem kazandığı günümüzde bu konuya yaklaşımları hakkında şunları kaydetti:
“Dünyada artık en önemli değer veri. Veri biriktirilmesi tabi ki önemli bir konu. Ama daha da önemlisi veri güvenliği ve hızlı veri analizi. Dolayısıyla veri güvenliği ve veri analizi konusunda da hizmet veriyoruz. Bir diğer konu, artık işletmeler sadece kendi alanlarına yoğunlaşmak, kendi işlerini yansıtan yazılımlarına odaklanmak istiyorlar. Switch, sunucu, işletim sistemi, bulut mimari, bunların monitörlenmesi gibi tüm ihtiyaçlarını servis olarak almak istiyorlar. Bunu global bulut firmalarından almak isteyenler olabileceği gibi, on prem kurup Sekom’dan servis olarak almak isteyenler de olabiliyor.
Sekom olarak kurumsal alanda hizmetler vermekle birlikte servis sağlayıcılığı alanında da hizmetler veriyoruz. Son zamanlarda da ISP’ler ile kurumsal pazarın yakınsaması ile uygulanabilir hale gelen Edge Computing konularında hizmet veriyoruz. İşlenmesi gereken verilerin artması, bu verilerin çıktılarının kurumlar için çok önemli hale gelmesi ve bu işlemlerin hızlı olmasının müşteriler açısından çok değerli olması sebebi ile Edge Computing çok önemli hale geliyor. Bu kapsamda Sekom olarak hem Edge Computing’in altyapısı için RedHat ile çalışıyoruz hem de farklı alanlardaki müşterilerimizin yanında olmak için farklı kullanım durumlarını sağlayacak niş yazılım çözümleri sunan firmalar ile işbirliğimiz bulunuyor.
Günümüzde birçok kurum artık kendi uzmanlık alanlarına odaklanmak istedikleri için açık kaynak kodlu ve arkasında kurumsal desteği de olan platform ve yazılım çözümlerine geçiyor. “Hem altyapı hem bulut mimarisine geçiş hem de mikro servis temelli uygulamalara göç boyutu olan bu büyük değişim müşterilerimizin dijital dönüşümünün çok önemli ve kritik adımları” diyen Burak Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sekom olarak uzun zaman önce önemini anlayarak uzmanlık geliştirdiğimiz bu alanda deneyimlerimizi paylaşıyor, danışmanlık ve uçtan uca proje hizmetleri veriyoruz. İşlerinin odağına bilişimi alan kurumlar da teknolojiye dokunan tüm çalışmalarını güvenilir iş ortakları ile yapmak istiyorlar. Sekom olarak ana amacımız, mevcut bilinen, kullanılan üreticilerin ürünlerini projelerimizde kullanmak ile birlikte global dünyayı iyi takip edip spesifik bir alanda nerede en iyisi varsa onu getirmeye çalışmak. Fakat bu kapsamda amacımız sadece ürün ile proje yapıp sadece konfigürasyonel ayarlarını yapan mühendislik firması olmak değil. Bir teknoloji geliştirilirken, sadece bir domain için geliştirilmiyor. Örneğin bir üniversite, bir holding de bir TV broadcaster ya da bir mobil operatör kullanabiliyor. Dolayısıyla bu teknolojilerin müşterilerin faaliyet alanlarına göre özel olarak uyarlanması önemli. Uyarlanması derken sadece cihaz üzerindeki parametrelerden söz etmiyoruz. Kurumların hali hazırda kullandıkları kendi iç sistemleri ile entegrasyonların ve hatta gerekmesi durumunda katma değer sağlayacak ara yazılımların sunulması gerekiyor. Tüm konuları adresleyebilmek adına Sekom’da domain uzmanlıkları olan arkadaşların yanı sıra, domain bağımsız DevOps, Appdev, yazılım geliştirme ile uğraşan arkadaşlarımız da bulunuyor. Toplamda 30+ civarında olan bu ekibin yanı sıra, spesifik bir sektör domaininde uzmanlık gerekmesi durumunda iş ortaklarımızla da çözüm sağlayabiliyoruz.”
Cisco, Red Hat, Sandvine, Juniper, Enea, Infinera, Casa Systems, Netinsight, Haivision, Ateme gibi alanlarında iyi bilinen uluslararası firmaların iş ortağı olduklarını vurgulayan Burak Şahin, Sekom’un hedefleri konusunda ise şu bilgileri verdi:
“Değişmeyen hedefimiz, müşterilerimizin dijitalleşmesine eşlik etmek ve bunu gerçekleştirirken sadece Türkiye içinde değil Türkiye dışındaki işlerimizi de daha da geliştirerek yolumuza devam etmek ancak bu yolda emin adımlarla ilerleyebilmek için insan kaynağı büyük önem taşıyor. Bilişim dünyasında en değerli kaynağın insan olduğunu düşünüyoruz. Önümüzdeki dönemde en önemli hedeflerimizden biri olarak sektöre daha donanımlı insan kaynağının yetişmesini sağlamayı belirledik ve bu konuda kolları sıvadık. Bazı iş ortaklarımızla eğitim konusunda iş birliğine başladık. Eğitim konusu Sekom’un önemli bir hedefi ve yatırım alanı olacak.”
BThaber, Ağustos 2022, Bilişim 500 yayınından alınmıştır.
SD-WAN’A GİRİŞ 1: Daha Kolay Bir Ağ Yönetimi hakkında hazırladığımız blogumuzu...
Devamını OkuBulut teknolojilerinin en temel bileşenlerinden ‘Container’ların, dağıtım ve yönetimi...
Devamını OkuCloud (bulut) uygulamalarının yaygınlaşması, görsel ve sesli iletişimin iş yaşamının vazgeçilmez...
Devamını OkuBulut teknolojileri tabi ki özellikle bazı sektörler için güvenlik...
Devamını OkuBugün dünyada bir kurumun tüm gerçek zamanlı iletişim...
Devamını OkuMailiniz başarıyla gönderilmiştir en kısa sürede sizinle iletişime geçilecektir.
Mesajınız ulaştırılamadı! Lütfen daha sonra tekrar deneyin.